İlk İzmir'de karşılaşmıştım. Sene 1995, yaşım 12'ydi. 61 kişi vefat etmişti. Karadenizli olmama rağmen yaşamamıştım böyle bir şeyi. Bizim oralarda yağmur yağdı mı tepeden akar gider denize ulaşırdı. Çarpık yapılaşma, dere yatağı, kaçak bina gibi olguları bilmezdim. Bilmez olaydım.
Bugün aslında başka bir konudan bahsedecektim. 9 Eylül, İzmir'in kurtuluşu, bizim İzmir'e 9 Eylül'de yerleşmemizdi konu. Ama sabah abimden gelen bir telefonla güne allak bullak başladım. İkitelli'de çalıştığı için 4.5 saattir yolda kalmıştı. Babam da vefat haberlerini iletti. Haber kanallarında felaket görüntülerini gördüm sonra. Bir de diğer kanallara baktım, aynı yayın akışı. Göbek atanlar, koca arayanlar yerli yerinde. Ölen varmış, felaket varmış, insanlar mahsur kalmış kimsenin umurunda değil. "Show must go on" diyorlar, bunun arkasına sığınıyorlar. Ne showundan bahsediyorsunuz siz? İnsanlığınızı kaybedip hangi showun arkasına sığınıyorsunuz? Bundan yıllar önce bir sunucu hanımefendi(!) ballandıra ballandıra yeni aldığı evi tanıtıyordu. Ev ünlü bir residence'ın bilmem kaçıncı katındaydı. Hanımefendi şu cümleyi kurdu:"Evim 10 şiddetindeki depreme dayanıklı. Yani İstanbul depremi olduğunda pencereme kurulup İstanbul'un yıkılışını izleyeceğim." Bunu söyleyen hanımefendi öğleden sonra programında göbek de atacaktır eminim.
Yüzbinlerin izlediği insanlar duyarlı olmayabilirler ama ben, avuç içi kadar insanın okuduğu ben, bugün güzel, eğlenceli konulardan bahsedemeyeceğim. Ortada bir show varsa benim için bugün durdu. Allah ölenlerin ailelerine sabır versin. Zor durumda olanların yardımcısı olsun.
Not: Ben bunları yazarken İstanbul'un başı "Çarpık yapılaşma değil ozon tabakası delindi" dedi. Daha neler göreceğiz?
31 yorum:
goruntuleri bizde burdan uzulerek seyrediyoruz. nerde olursa olsun cok kotu ama istanbul'da oyle bi seyin olmasi kabul edilemez.
ortada bir felaket haberidir gidiyor, benim bi seyden haberim yok.. haberleri izlemeyi yasak ettim kendime, cunku cok fena derece de etkileniyorum, duyarsiz kalamiyorum uykularim bölnuyor ve psikolojim bozuluyordu.
Zannediyorum yine bir afetle karsi karsiyayiz.. cok uzuldum :(
Pes diyorum o sunucuya. Geçmiş hayatında da Neron'de herhaldei yakıp karşısına geçip seyretmiştir. Pes ki ne pes
Gülaycım, İstanbul'un en işlek, en yoğun bölgesinde olması ve bunun önlenememesi daha da vahim.
Ellacım, abimden telefon almasam ben de haberdar olmazdım. Dünkü şehit haberlerinden kaçıyordum köşe bucak, daha beteri geldi:(
Ferulago, Neron masum kalıyor bunların yanında.
hee ozon tabakası delindi, hatta o delinen ozon tabakası yüzünden inşallah kutup ayıları buraya gelir sana kötü şeyler yaparlar..
bu arada o embesil kaıd kim bilmiyorum residence sahibi olan, şunun farkında değil, o İstanbul yıkıldıktan sonra yağmalamalar başlayınca, o residenceta başına kötü şeyler gelmesin,dikkat etsin kendine..bak çok sinirlendim şimdi..
Juvecim, aha İstanbul'un başı şimdi de "Başka ülkelerde de oluyor bu, bizde de oldu" dedi. Vay anam vay!
Şehitlerimizin haberlerini alırken de insanlar canlı yayında göbek atıyor.
Bir tuhaf olduk millet olarak anlamak mümkün değil.Sanki sadece bu dünyada kendileri var.
Yuhalamadan izleyen gerzekler oldukça o sunucu da öyle konuşur.. Kimdi ki onu söyleyen? Gerçekten ya çok densiz ya da çok aşağılık bir insanmış.
Küresel ısınma olduğu doğru, madem kabul ettin bir de onun önüne geçecek bir adım at di mi.. Tıpkı çarpık yapılaşma gibi onun da önüne geçmek bizim elimizde çünkü.
Kime neye kızacağımı şaşırdım artık... Ben de haberleri seyretmemeye çalışıyorum. Meğer ne çok benim gibi heberlerle ve onların yaşattığı duygularla başedemeyip kaçan varmış... Yazık...
Yıldız, daha bir sene önce şehit haberi geldiğinde yayınlar kesilirdi. Böyle kötü haberlere alıştığımızı kabul etmek istemiyorum.
Alis, fabrikalara atık yönetimini zorunlu hale getirmeyip sonra da ozon tabakası delindi vah vah diyemezsin. Kendi hatalarını ozonla örtmeye çalışıyorlar.
Aslı, eskiden izlerdim haberleri. Siyaset, dış politika, borçlar pek canımı acıtmazdı. Artık dayanamıyorum felaket haberlerine.
sadece bu degıl sehıtlerde var.. herkes hersey caprasık olmus.. garıp
Canım inan psikolojim için izlememeye çalışıyorum artık haberleri.. Gerçekten de Allah hepsine sabır versin, yardımcıları olsun..
Bu arada: "Evim 10 şiddetindeki depreme dayanıklı. Yani İstanbul depremi olduğunda pencereme kurulup İstanbul'un yıkılışını izleyeceğim"
Cidden mi? Kim bu ruhsuz, ahlaksız, hasta insan??
Bunu bende farkettim biliyor musun? Bir de mutlu bir haber verir gibi yüzü gülen spikerler var. Robot gibi mimiklerini bile ayarlayamıyorlar.
Ayrıca o "baş"lar artık suçu insanlara atamıyorlar ki doğayı suçluyorlar. Ozon bize mi deliniyor sadece. Niye bizlerin başına geliyor..
off off..
çillicim bende bloğumda genelde hayatın güzel yanlarını anlatmaya çalışıyorum.Bu yüzden yazmadım bügünkü felaketi ama seninle aynı duyguları paylaşıyorum. Ben anadolu yakaında oturuyorum bu tarafta pek birşey yok ama karşı taraf gercekten çok kötü durumdaymış. Ölen insanların ailesine sabır diliyorum . Koskoca bir şehiriz ve sel gibi bir doğa olayında hala can kaybı veriyoruz. Ne bir uyarı ne bir önlem yazık...
Yasscım, ve her geçen gün daha da garipleşiyor.
Olivecim, izlememek en iyisi. İzledikçe daha da kötü oluyor insan. O sunucu da kendini hala sabah şekeri sanıyor diyeyim anla sen.
Nazocum, bir de utanmadan basın toplantısında siyaset yapıyorlar. Aldıkları ah ile nasıl başlarına bir şey gelmeden yaşıyorlar anlamıyorum.
Miacım, dün gece önlem aldıklarını iddia ediyorlar. Eğer önlem alınmış hali buysa vah bize!
çok üzüldüm yazacak bişey bulamıyorum :(
sel haberlerini önceden izlerdim ama açıkçası yaşamadan ne olduğunu ne kadar kötü birşey olduğunu bilmezmişim..
düşünün ki arabayla her gittiğin yol suyla dolu ama işe de gitmek zorundasın..suyun üstünden korkarak gidiyorsun acaba araba durur mu diye..onu aşıyorsun ilerde geçemeyeceğin daha büyük su görüyosun,ne zorluklarla aştığın suyu tekar aynı korkuyla geri dönüyorsun..gerçekten kötü bişe,herkese geçmiş olsun umarım cuma günü yine bunu yaşamayız
Nalancım, söyleyecek bir şey bulamıyorum artık.
Meltemcim, televizyonda görmek tüylerimi diken diken ediyor sen bizzat yaşamışsın. Çok geçmiş olsun.
Gerçekten insanımıza bir haller oluyor.Ben de aynı konuyla ilgili bir yazı yazdım.
O sunucuya da ne demek lazım bilmiyorum.İnsanlığını yitirmiş bence...
Anne ve kızları, bu felaket sokaktaki vatandaşın da insanlığını yitirdiğini gösterdi. Yazıklar olsun bize!
İnsanlık ülkemizin sınırlarını çoktan bırakıp gitmiş sel sayesinde haberimiz oldu! İnsanlar can derdindeyken birilerinin başka dertlerde olması çok acı verici. Üzüldüm, kınadım ve Allah sorsun dedim. Aklım almadı hatta kameralara karşı gülerek, " ne olcaaak ziyan olcaak zağteeeenn.
Çeyizime koyucam ben bunuuu!
Evde plazma yoktu iyi olduuu." gibi cümleleri sarf edebilen 2 elli 2 ayaklı yaratıklara insan demek istemiyorum...
Yaşamını yitiren vatandaşlarımızın ailelerine Allah sabır versin...
O sunucuyada diyecek kelime dahi bulamıyorum!
Roxanacım, elzem bir şeyler yağmalasalar yine bir yere kadar anlayacağım. Açlar demek ki, ihtiyaçları var diyeceğim. Ama bir insan bir tuzluk, iki tabak-çanak için bunu yapmaz. "Hayvan" demeyi hakaret sayarız ama bu durumda hayvanlar insanlardan daha soylu!
Canım benim dün çok kötü birgündü,ama yarın daha da kötü olacağı söyleniyor.Artık yağmurdan korkmaya başladım,hani pencerenin önüne geçip de mutlu mesut hayyaler kurma aracı değilmiş yağmur,korkunç birşey olabiliyormuş..Bundan önce böyle birşey hiç görmemiştim,ama gözümüzün önünde selin işyerlerinin camlarını yıkıp geçtiğini görmek,hem mamddi hem manevi ne kadar büyük etkileri olabileceğini gösterdi bana.Suyun gücü diyorum beetleım...Çok fenaymış..
Prettyim, haberleri izlemeye dayanamadım, bir de sen gözünle gördün her şeyi. İnsana hayat veren bir şeyin hayat alması çok korkunç. Şimdi burası günlük güneşlik, haberlerde yarın Anadolu yakasını vuracak yağmur diyorlar. İnanasım gelmiyor. Umarım tahminler yanlış çıkar, yarını kazasız belasız atlatırız.
Roxana, gerçekten çok haklısın.. fabrikalardan akan mallara ganimet diye bakan insanımız var bizim..çünkü açlar, ne kadar doyursan da onlar hep açlar..çünkü gönülleri tok değil..ben bunu en iyi eczaneye gelen hastalardan görüyorum.. ve özellikle haksız yere yeşilkartı olanlardan..hala ne alsam bedavaya gelseye bakıyorlar..bazen bu ülkede onlarla beraber yaşadığım için utanıyorum...ne kötü!
ama dünkü haberleri seyrettiyseniz onlar o ganimet diye gördükleri malları yağmalamaya çalışırlarken bazı kişilerde onların ellerindeki tabakları alıp,yere atarak ''biz bu değiliz,yapmayın'' diyorlardı..onları görmek bile sevindirdi beni..
Meltemcim, bir de Zonguldak'tan kamyonet tutup yağmaya gelmişler. Bu karın açlığı değil göz açlığı. Allah gözlerini doyursun!
ayy ewt , başka zaman olsa hayatta gelmezler,yağmalama var diye taa ordan kalkıp geliyorlar..açıkçası Allah korusun bir deprem bişe olsa malımız, evimiz vs bunlara emanet olacak ne acı..insan korksun mu kızsın mı, üzülsün mü..
yarında aynı şeyler yaşanmaz, kimseye acılar yaşatmaz umarım Çillicim :(
Meltemcim, biz birbirini kollayan bir toplumduk, nasıl birbirinin malını yağmalayan bir hale geldik bilmiyorum.
Pinkycim, şu ana kadar yağmadı umarım bugünü böyle atlatırız.
başımıza gelen her kötülüğü hakettiğimizi düşünüyorum, medeniyet barındırmayan bir toplumun basına ancak bunlar gelebilir.malesef böyle:(
Mercan, birçok ülkeden teknoloji açısından geride olduğumuz aşikar ama hep insanlığımız önde diye düşünürdüm, yanılmışım.
Yorum Gönder